Ingilizce-Türkçe Çeviri

  1. Geçişsiz Fiil çarpışmak, şiddetle birbirine çarpmak, toslamak.
    Many people were hurt when the two buses colided on the corner.
  2. Geçişsiz Fiil karşı gelmek, muhalif olmak, şiddetli fikir ayrılığına/ihtilâfa düşmek.
Ingilizce-Türkçe çeviriler: Atalay Sözlügü, 1. Basim

Ingilizce-Türkçe Ilgili Terimler

make (two things) collide
çarpıştırmak Fiil
collide end on (ship)
(gemi) başbaşa çarpışmak Fiil
collide head on
kafa kafaya çarpışmak Fiil
collide head on with
kafa kafaya çarpmak Fiil
collide with
çarpmak Fiil
collide with
bindirmek Fiil
collide with …
… ile çarpışmak Fiil
collide with a car
bir arabayla çarpışmak Fiil
collide with a ship
bir gemiyle çarpışmak Fiil
collide with a stationary vehicle
duran bir araca çarpmak Fiil
collide with one another
çakışmak Fiil
collide with sb's interests
birinin çıkarlarına ters düşmek Fiil
almost to collide with
burun buruna gelmek Fiil
cause (one thing) to collide with (another
tokuşturmak Fiil
Ingilizce-Türkçe terim çevirileri: Zargan Ltd.