1. Fiil itiraf/teslim etmek, açıklamak, açığa vurmak.
    She confessed her secret. I must confess that I haven't read it.
  2. Fiil ikrar etmek, suçlu olduğunu kabul etmek.
    The prisoner has confessed his crime.
  3. Fiil (kilisede) günah çıkarmak, günahını papaza açıklamak, (papaz) açıklanan günahı dinlemek.
  4. Fiil doğrulamak, teyit etmek.
  5. Fiil (şiir) belli etmek.
günah çıkarmak Fiil
ikrar İsim, Hukuk
itiraf/kabul etmek, doğru olduğunu beyan etmek.
I must confess I hate this government.
itiraf etmeyi reddetmek Fiil
itiraf etmeyi reddetmek Fiil
bir suçu itiraf etmek Fiil
suçu itiraf etmek Fiil
bir borcu teyit etmek Fiil
bir mahkeme hükmünü tanımak Fiil
her şeyi itiraf etmek Fiil
kararı kabul etmek Fiil, Hukuk
suçlu olduğunu itiraf etmek Fiil
suçunu kabul etmek Fiil
itiraf/kabul /ikrar etmek.
bir şeyi itiraf etmesi için birine işkence yapmak Fiil