Ingilizce-Türkçe Çeviri

  1. köpük. foam
    on a glass of beer. the foam of the breaking waves. The dog with foam around its mouth
    is suffering from rabies.
  2. fom: plastik maddeden yapılmış süngerimsi yumuşak madde.
    foam extinguisher: köpüklü yangın söndürücü.
  3. köpürmek, köpürerek akmak.
    The stream foams over the rocks.
  4. öfkelenmek.
    foam at the mouth: ağzı köpürmek, çok öfkelenmek.
    He could hardly speak, he was foaming with anger.
Ingilizce-Türkçe çeviriler: Atalay Sözlügü, 1. Basim

Ingilizce-Türkçe Ilgili Terimler

make something foam
köpürtmek Fiil
shaving foam
tıraş köpüğü
syntactic foam
kabarcıklı sünger, içi boş kabarcıklı suda yüzen plastik madde. İsim
foam at the mouth
köpürmek Fiil
foam cannon
köpük topu
foam extinguisher
köpüklü yangın söndürücüsü
foam rubber
sünger, sünger lâstik, köpük kauçuğu: yastık, döşek vb. yapmakta kullanılan hafif, süngerimsi, yumuşak plâstik madde.
Ingilizce-Türkçe terim çevirileri: Zargan Ltd.