1. İsim kandırma, ikna etme, aklını çelme, imale/teşvik/tahrik etme.
  2. İsim sebep, saik, vesile, ikna eden/kandıran/teşvik eden şey, müşevvik, teşvik/tahrik edici.
    Prizes offered
    as inducements to students to do better work.
    hold out/offer inducements to someone to do something: birine bir iş yaptırmak için çekici vaitlerde bulunmak/rüşvet vadetmek.
  3. İsim, Hukuk delil, kanıt, ispat, iddianın doğruluğunu gösteren şey.
iş teşviki
(sendika memurunu) sözleşmeyi bozmaya kışkırtma
tahrik ve teşvik İsim, Hukuk
satış teşviki
satın almaya teşvik
sözleşme imzalamaya ikna etme
birini kışkırtmak Fiil