1. İsim vuran/tekmeleyen/tekme atan (kimse/şey).
  2. İsim (a) yararlı/çıkarlı/kârlı nokta/durum (genellikle göze çarpmayan veya gizli olan), (b) püf noktası, bir
    işin gizli/göze çarpmayan önemli ayrıntısı.
    The contract seemed generous; the kicker was that we would get no money until all the work was finished. (c) (olaylarda) ânî/şaşırtıcı değişiklik.
  3. İsim (poker) eşini çekmek ümidiyle diğer iki kartla beraber tutulan kart.
  4. İsim, Denizcilik (a) küçük takma motor, (b) yelkenlinin yedek motoru.
  5. İsim
    teaser ile ayni anlama gelir. başlık üzerinde dikkati çekecek şekilde konulan kısa ve ince yazı.
  6. İsim
    equity kicker ile ayni anlama gelir. ipotek karşılığı borç para verenin normal faizden başka kârdan istediği hisse/prim.
  7. İsim şikâyetçi, yakınan kimse.
kicker ile ayni anlama gelir. ipotek karşılığı borç para verenin normal faizden başka kârdan istediği hisse/prim.
bir manşetin üzerindeki manşetten daha kalın puntolu bir sözcük ya da cümle