1. Fiil tekrar germek/zorlamak/incitmek/burkmak.
  2. Fiil tekrar süzmek/süzgeçten geçirmek.
  3. Fiil yeniden uğraşmak/çabalamak/gayret sarfetmek.
alıkoymak, tutmak, zaptetmek, gem vurmak.
She could not restrain her curiosity. Geçişli Fiil
engellemek, menetmek, yasaklamak. Geçişli Fiil
kısıtlamak, sınırla(ndır)mak, tahdit etmek.
to restrain trade with Cuba. Geçişli Fiil
hapsetmek, kapatmak, hürriyetini kısıtlamak. Geçişli Fiil
göz yorgunluğu
bir akıl hastasını zarar vermeyecek duruma getirmek Fiil
rekabeti sınırlamak Fiil
iştahını tutmak Fiil
kendini tutmak Fiil
sıkınmak Fiil
yetkileri kısmak Fiil
üretimi kısmak Fiil
hakları sınırlamak Fiil
geminıkısmak Fiil
birinin faaliyetlerini sınırlamak Fiil
birinin çalışma özgürlüğünü kısıtlamak Fiil
ticareti kısıtlamak Fiil
rekabeti sınırlamak Fiil