convince

convince someone of something

birini birşeye ikna etmek Fiil

convince someone of something

birini birşeye inandırmak Fiil

convince someone of something

birinin birşeyden emin olmasını sağlamak Fiil

convince someone of sth

aklına koymak Fiil

convince someone to do something

birini birşey yapması gerektiğine inandırmak Fiil

convince someone to do something

birine birşey yaptırmak Fiil

convince someone to do something

birini birşey yapmaya ikna etmek Fiil

convince someone to do something

birini birşey yapması için kandırmak Fiil

convince yourself

kendini inandırmak Fiil

convince yourself

ikna olmak Fiil

convince yourself

kendini kandırmak Fiil

insist and convince someone to do sth

bir kulağından girip öbüründen çıkmak Fiil

There is no amount of money that will convince me.

Ne kadar para versen işe yaramaz; ikna olmam mümkün değil. Cümle

There is no amount of money that will convince me.

Ne kadar para versen boşuna; ikna olmam mümkün değil. Cümle

There is no amount of money that will convince me.

Ne kadar para versen ikna olmam. Cümle

There is no amount of money that will convince me.

Ne kadar para versen beyhude; ikna olmam mümkün değil. Cümle