1. (a) çekip çıkarmak, çekmek, sökmek, (b) uza(t)mak.
    The days are drawing out. Don't draw out the story
    so much. (c) (sırrını) söyletmek, ağzından sır almak.
    try to draw someone out: ağzını aramak.
    I won't be drawn out: Ağzımdan lâf alamazsın. (d)
    draw out from:
    den. -den uzaklaşmak, (e) (bankadan/kasadan para vb.) almak, çekmek.
bıktıracak kadar uzamış
bir plan tasarlamak Fiil
tanığı sorguya çekmek Fiil
bir tanığı sorguya çekmek Fiil
bir hesabın özetini çıkarmak Fiil
bankadan para çekmek Fiil
bir hesaptan para çekmek Fiil
istasyondan tam vaktinde kalkmak Fiil
birinin utangaçlığını üzerinden atmasını sağlamak Fiil
birinin açılmasını sağlamak Fiil
birinin kendine güvenini yerine getirmek Fiil
birinin utangaçlığından sıyrılmasını sağlamak Fiil
birinin güvenini kazanmak Fiil
birinin rahatlatmak Fiil