[adversity;]

aksilik, talihsizlik, şanssızlık, düşkünlük, sıkıntı.
His struggles with adversity: Onun talihsizlikle mücadelesi. Noun
felaket, bela, kaza, idbar.
The prosperities and adversities of this life: Hayatın ikbal ve idbarı. Noun
felaketlere tahammüllü davranmak Verb
feleğin sillesini yemek Verb