heed

  1. dikkat etmek, kulak kesilmek, (dikkatle) dinlemek.
    Now, heed what I say.
  2. önemsemek, önem/ehemmiyet vermek, kulak asmak, aldırmak.
    He didn't heed my warning.
  3. dikkat (etme), dikkatle dinleme, kulak verme/kesilme/asma, aldırma, aldırış, önemseme, önem/ehemmiyet verme.
dikkat etmemek Verb
dikkat etmek, bakmak, sakınmak, önemsemek, önem/ehemmiyet vermek.
Take heed of what I say, if you want to succeed.
aldırmamak, aldırış etmemek, oralı olmamak, kulak asmamak, önemsememek, önem/ehemmiyet vermemek, dikkat etmemek.
kulak asmak Verb
önem vermek Verb
dinlemek Verb
laf dinlemek Verb
söz dinlemek Verb
bir emri dinlemek Verb
bir şeye dikkat etmek Verb
birisinin uyarısına kulak asmamak Verb