intercourse

English-Turkish Translation

  1. Noun ilişki, münasebet.
    commercial intercourse: ticarî ilişki.
    Airplanes, good roads and telephones
    make intercourse between different parts of the country far easier than 50 years ago.
  2. Noun müzakere, görüşme, fikir teatisi.
  3. Noun cinsel ilişki/birleşme, cinsî münasebet, cima.
English-Turkish translations from the Atalay Dictionary, First Edition

English Turkish Phrases

antenuptial intercourse
evlilik öncesi cinsel ilişki
commercial intercourse
ticari alışveriş
conjugal intercourse
eşlerin birbirleri arasındaki alışveriş
diplomatic intercourse
diplomatik trafik
diplomatic intercourse
diplomatik görüşme
economic intercourse
ticari alışveriş
have sexual intercourse
yatmak Verb
have sexual intercourse
sevişmek Verb
interdiction of commerce (commercial) intercourse
ticaretin (ticaret ilişkilerini) yasak edilmesi
maritime intercourse
deniz seyrüseferi
promiscuous sexual intercourse
önüne gelenle cinsel ilişkide bulunma
sexual intercourse
muamele (argo)
sexual intercourse
cinsel ilişki, cinsî münasebet, cima.
sexual intercourse
cinsel ilişki Noun, Sexuality
sexual intercourse
cinsi münasebet Noun, Sexuality
sexual intercourse
cima Noun, Sexuality
social intercourse
görgü, muaşeret, sohbet.
have carnal intercourse with sb
biriyle cinsel ilişkide bulunmak Verb
have sexual intercourse with
yapmak Verb
have sexual intercourse with a virgin
sahip olmak Verb
have sexual intercourse with sb
biriyle cinsel ilişkide bulunmak Verb
hold intercourse with sb
biriyle görüşmek Verb
hold intercourse with sb
biriyle ilişki kurmak Verb
to have intercourse with
atlamak (argo) Verb
English-Turkish phrases from Zargan's own database