paid

English-Turkish Translation

  1. Adjective ücretli
  2. Verb ödendi, ödenmiştir. (bkz: pay )
English-Turkish translations from the Atalay Dictionary, First Edition

English Turkish Phrases

fee paid to one's lawyer
vekâlet ücreti
unpaid work
karşılıksız çalışma Noun, Economics
after all expenses have been paid
bütün masraflar ödendikten sonra.
amount paid
karşılık
bank interest paid
ödenen banka faizi
be adequately paid
tatmin edici ücret almak Verb
be paid
tediye edilmek Verb
be paid
ödenmek Verb
being paid
ödenme
cleared and customs duty paid
gümrük muameleleri tamamlanmış ve vergileri ödenmiş
customs duties not paid
gümrüklenmek memiş
customs duties paid
gümrüklenmek miş
debt paid
ödenilen borçlar
debts paid
ödenilen borçlar Noun
express paid
ekspres harcı ödenmiştir
freight paid
navlun ödenmiştir
full paid
tam ödenmemiş
fully paid
tamamı ödenmiş
get paid
parasını almak Verb
get paid
maaş almak Verb
guarantee that the debts will be paid
borçların ödeneceğine dair garanti
have all expenses paid
bütün masrafları ödetmek Verb
highly paid
yüksek maaşlı
insufficiently paid
düşük maaş alma
low paid
düşük ücretli
low paid
düşük maaşlı
money paid
tediye
net interest paid
ödenen net faiz
nil paid
ödeme yapılmamış
nil paid
ihraç eden şirkete ödemesi yapılacak olan yeni çıkartılmış hisse senetleri Noun
no duty paid
ödenmemiş gümrük vergisi
official paid
(Br) posta ücretsiz
partly paid
kısmen ödenmiş
poorly paid
maaşı düşük
post paid
posta ücreti dahil
post paid
posta ücreti ödenmiş
postage paid
posta ücreti ödenmiş (dahil
promptly paid
muaccel
reply paid
iadeli taahhütlü
reply paid
cevabı ödenmiş
state paid
devlet çe finanse edilen
state paid
devletçe finanse edilen
statement of interest paid
ödenen faiz listesi
tax paid
ödenmiş vergi
total net paid
ödenen toplam net meblağ
under paid
düşük ücretli
until fully paid
tamamı ödeninceye kadar
well paid
yüksek maaşlı
well- paid
yüksek ücretli
when paid
ödendiğinde
with customs duties paid
gümrüklü
withholding (an amount of money) from (an amount paid
tevkif
yearly interest paid
yıllık ödenen faiz
paid announcement
paralı ilan
paid attorney
tutulmuş avukat
paid bill
ödenmiş senet
paid cash
peşin
paid check
ödenmiş çek
paid check (cheque ,)
(US) Br ödenmiş çek
paid cheque
ödenmiş çek
paid companion
refakatçi
paid down
muaccel
paid duty
ödenmiş gümrük vergisi
paid holiday
(Br) ücretli izin
paid holiday scheme
ücretli izin
paid home leave
ücretli ev izni
paid in
ödenmiş
paid in capital
ödenmiş sermaye
paid in ready money
muaccel
paid in surplus
ortakların hisse senetleri için yapılan ödemelerden ayrı olarak işletme için ayırdıkları kaynaklar Noun
paid in-full
tamamı ödenmiş
paid into the bank
bankaya ödenmiş
paid labour
ücretli işgücü
paid member
ücretli üye
paid military service
bedelli askerlik Noun, Military
paid mortgage
fekkedilmiş ipotek
paid off
ödenmiş
paid off creditor
hakkı ödenmiş alacaklı
paid off mortgage
itfa edilmiş ipotek
paid office
maaşlı memuriyet
paid on charges
(Br) masraflar Noun
paid on mortgage
ödenmiş ipotek
paid out
ödenmiş
paid out dividends
dağıtılan temettüler Noun
paid out of capital
sermayeden ödenmiş
paid sick leave
ücretli hastalık izni
paid subscriber
taahhüt edilmiş sermayenin en az yüzde ellisini ödemiş olan hissedar
paid up
ödenmiş
paid up addition
(hayat sigortası) ödenen ek prim
paid up capital
ödenmiş sermaye
paid up debt
ödenmiş borç
paid up insurance
bütün primleri ödenmiş sigorta
paid up membership
aidatlı üyelik
paid up policy
tamamen ödenmiş poliçe
paid vacation
ücretli izin Employment
paid work
ücretli iş
paid workman
ücretli işçi
(formerly) tax paid by non-Moslems
haraççı
a person who is empowered to order that money be paid out
ita amiri
actually paid up capital
ödenmiş sermaye
allow for money paid in advance
peşinatı hesaba katmak Verb
annual paid leave
yıllık ücretli izin Noun, Employment
attention paid to a stranger
bir yabancıya gösterilen ihtimam
attentions paid to a stranger
bir yabancıya gösterilen ihtimam
badly paid situation
düşük ücretli iş
badly paid work
düşük ücretli iş
balance to be paid within one week
bakiyesi bir hafta içinde ödenecektir
be instrumental in finding well paid work for a friend
bir dosta iyi maaşlı bir iş bulmasında yardımcı olmak Verb
be paid back
geri ödenmek Verb
be paid by sender
gönderilen tarafından ödenmiş olmak Verb
be paid by sender
gönderen tarafından ödenmiş olmak Verb
be paid by the hour
saat hesabıyla ücret almak Verb
be paid by the job
parça başına ücret almak Verb
be paid by the piece
parça başına para almak Verb
be paid by the quarter
üç ayda bir ödenmek Verb
be paid by time
saat hesabıyla ücret almak Verb
be paid extra for overtime
fazla mesai ücreti almak Verb
be paid extra for overtime
fazla mesai çalışması için ek ödeme almak Verb
be paid for
ödenmek Verb
be paid monthly
aylık olarak ödenmek Verb
be paid on fridays
cumaları ödenmek Verb
be paid out in cash
nakit ödenmiş olmak Verb
be paid out of income
elde edilmekte olan gelirden ödenmek Verb
be paid quarterly
üç ayda bir para almak Verb
be paid without deduction of income tax
gelir vergisi indirilmeden ödenmiş olmak Verb
being paid for
ödenme
capital paid in
ödenmiş sermaye
cases paid and received
bankanın ödediği ve bankaya ödenen meblağlar Noun, Banking
cash on the nail money paid down
peşinat
commission paid to a “ tellal
tellaliye
compensation paid for property expropriated
istimlak bedeli
days of paid vacation
ödemeli izin günleri Noun
dividend paid out of the capital
sermayeden ödenen kâr payı
duty paid sale
gümrük vergisi ödenmiş malların satışı
duty paid sale
gümrük vergisi ödenmemiş malların satışı
employe benefit paid by company
şirket tarafından ödenen işçi sosyal sigorta primi
employee benefit paid by company
şirket tarafından ödenen işçi sosyal sigorta primi
fees paid in advance
ücret avansı
forfeit paid for overworking
fazla çalışma tazminatı
full (y) paid stock
tamamı ödenmiş hisse senetleri Noun
full (y) paid stock
tamamı ödenmiş hisse senet dileri Noun
full- paid stock
nominal değeri çıkaran şirkete ödenmiş hisse senedi
full- paid stock
(US) tamamen ödenmiş hisse senedi
fully paid (up
tam ödenmiş
fully paid (up)
tam ödenmiş
fully paid capital
tamamıyla ödenmiş sermaye
fully paid shares
tam ödenmiş hisseler Noun
fully paid up shares (stocks ,)
US tamamı ödenmiş sermaye hisseleri Noun
have paid 10 percent dividend last year
geçen yıl yüzde 10 kâr payı ödemiş olmak Verb
have you paid for the milk
sütün parasını ödedin mi ?
home telephone bill paid by the office
firma tarafından ödenen özel telefon faturası
home telephone bill paid by the office
faturası firma tarafından ödenen özel telefon
interest paid to a building society
bir inşaat şirketine verilen faiz
money paid for attending a meeting
hakkı huzur
money paid for the goodwill of a business
peştamallık
money paid in
bize ödenen para
money paid in advance
öndelik
money paid in full
tamamıyla ödenmiş para
money paid into court
mahkemeye ödenen para
money paid on account of costs
mahkeme masrafları avansı
money paid out
bizim ödediğimiz para
money paid over to sb
teslimat
money paid to a government office for a service
harç
no attention has been paid to my advice
öğüdüme kimse kulak asmadı
one who has paid to be exempted from his military service
bedelli
part paid stock
(US) kısmen ödenmiş hisse senedi
part paid stock
kısmen ödenmiş hisse senedi
part paid stocks
kısmen ödenmiş hisse senetleri Noun
partly paid (up) share
kısmen ödenmiş hisse senedi
partly paid capital
kısmen ödenmiş sermaye
partly paid share
kısmen ödenmiş hisse senedi
partly paid stock
(US) kısmen ödenmiş hisse senedi
postage will be paid by licensee
posta ücreti alıcı tarafından ödenecektir
premium paid for insurance
sigorta primi
put paid to something
birşey umudunu yok etmek Verb
put paid to something
birşeyin gerçekleşme olasılığını ortadan kaldırmak Verb
put paid to something
birşey hayalini suya düşürmek Verb
put paid to something
birşey planlarını suya düşürmek Verb
reclaim paid taxes
ödenen vergileri geri talep etmek Verb
rent paid in advance
peşin ödenen kira
reply paid (R . P.)
cevaplı telgraf
reply paid postcard
cevap posta ücreti ödenmiş posta kartı
subscriptions to be paid in advance
peşin ödenecek abone ücretleri Noun
sum paid as compensation
tazminat olarak ödenen tutar
sum paid for exemption from military service
bedel
tax paid in kind
ayni olarak ödenen vergi
thrust oneself into a highly paid job
yüksek maaşlı bir işe girmek Verb
wage paid in cash
nakit olarak ödenen ücret
worker paid by the week
haftalıkçı
Carriage and Insurance Paid To (CIP)
Taşıma Ücreti ve Sigorta Ödenmiş Halde Teslim Noun, Commerce
Carriage Paid To (CPT)
Taşıma Ücreti Ödenmiş Teslim, Taşıma Ödenmiş Olarak Teslim Noun, Commerce
Delivered Duty Paid (DDP)
Gümrük Vergileri Ödenmiş Halde Teslim Noun, Commerce
English-Turkish phrases from Zargan's own database