settled

  1. sabit
  2. yerleşik
  3. halledilmiş
  4. ödenmiş
  5. istikrarlı
sabit olmak Verb
karara bağlanmış dava
karara bağlanmış mesele
ödenmemiş
henüz kesinleşmemiş
ortalık yatışınca, kavga/gürültü sona erince.
daimi ikametgâh
tasfiye edilmiş (kapatılmış) hesap
tanınmış olan hesap bakiyesi
kapatılmış hesap
yerleşim bölgesi Noun, Construction
yerleşim yeri Noun, Construction
yerleşim alanı Noun, Construction
yerine getirilmiş talep
yerleşik ülke
tasfiye edilmiş hesap
sağlam gelir
sabit gelir
sağlam muntazam gelir
kronik alkolizme dayanan ruh bozukluğu
kronik akıl hastalığı
miras bakımından belirli şahıslara bırakılan ve üzerinde yalnız intifa hakkının tesisi caiz olan arazi
herkesçe kabul edilen kanun
her yerde tanınan kanun
antrepo yeri
yerleşik fikir
yerleşik fikirler Noun
yerleşik halk
sabit fiyat
tespit edilen fiyat
yerleşik prensipler Noun
yerleşik prensip biler Noun
devamlı üretim
aile malları Noun
halledilmiş sorun
halledilmiş mesele
bir çiftlikte oturmak Verb
mahkeme dışında çözümlenmek Verb
yerleşik fikirleri olmamak Verb
yerleşik fikirleri olmak Verb
seyrek yerleşme bölgesi
dağınık nüfuslu bölge
seyrek yerleşme bölgesi