göklerin serbestliği
Noun, International Law
(a) parça parça bulutlu gökyüzü, (b) sirokümülüs veya altokümülüs bulutları kümesi.
habersizce, apansız, ansızın, pattadak, tepeden inme.
habersizce, apansız, ansızın, pattadak, tepeden inme.
boş hayal, olmayacak/imkânsız/muhal şey.
It's pie in the sky: O, boş bir hayaldir.
(ışıldaklar) göğü taramak
Verb
açık havada, gök kubbe altında.
mavi renk, gök mavisi.
sky-blue: mavi renkte.
hava süvarisi, harekât sahasına havadan taşınan piyade/keşif birlikleri.
uçakla savaş alanına taşınan piyade ve keşif birlikleri.
Noun
hava süvarisi, harekât sahasına havadan taşınan piyade/keşif birlikleri.
paraşüt açmadan havada gösteri yapmak
Verb
(a) ordudaki papaz, (b) havacı.
havadan indirilen kara birlikleri
Noun
gök dalgası, iyonosfere çıkarak yansıyan veya yansımayan radyo dalgası.
(US) tahvil satın alacak olanları hileden korumak amacıyla çıkartılan kanun