işsizliği hafifletmek
Verb
kazançları olmayan ve iş aramayanların işsizliği
kılık değiştirmiş işsizlik
işsizliği azaltma üzerinde durmak
Verb
iş değiştirme nedenlerine bağlı olarak ortaya çıkan işsizlik
bir işten öbürüne geçtikleri sırada insanlar geçici olarak işsiz kalabilirler
yeterince iş arzı olmasına rağmen
geçici işsizlik
Noun, Economics
kılık değiştirmiş işsizlikle eş anlamlıdır
zaman zaman yer alan işsizlik
kitlesel işsizlik
Noun, Economics
işsizliğin yüksek olduğu bölgeler
Noun
ekonomik kriz yüzünden doğan işsizlik
aynı anda enflasyon ve işsizlik (enflasyonun mu yoksa işsizliğin mi daha büyük sorun olduğunun değerlendirilmesi
yabancı ekonomik etkiler ve nüfus hareketleri gibi ekonominin yapısındaki değişikliklerden doğan işsizlik
işgücü yoğun ekonomiden sermaye yoğun ekonomiye geçiş nedeniyle ortaya çıkan
teknolojiye bağlı işsizlik
bu tedbir işsizliği daha bir açığa çıkardı
(Br) işsizlik yardımı programı
işsizlik huzursuzlukları
Noun
işsizlik sigortası
Noun, Employment
işsizlik sigortası aidatı
işsizlik sigortası fonu
Noun, Employment
işsizlik sigortası vergisi
(US) işsizlik sigortası vergisi
işsizlik tazminatı kanunu
(US) işsizlik tazminatı kanunu
(US) Br işsizlerin iş için oluşturdukları kuyruk
işsizliğin ulaştığı en yüksek nokta
işsizlik tazminatı programı
işsizlik yardımı yedek akçesi
işsizlik sübvansiyon fonu
işsizlik yardımı almaya ehil olmamak
Verb
işsizlik yardımı almaya ehil olmamak
Verb
işsizlik yardımından yararlanmak
Verb
işsizlik yardımı almak
Verb
ücrete bağlı işsizlik yardımı
(Br) ücrete bağlı işsizlik yardımı
sağlanan işsizlik tazminatı
(US) federal işsizlik vergisi
yüksek işsizlik oranları ile yaşamak
Verb
gelir durumuna bağlı olmayan işsizlik yardımı
işsizlik yardımı almak
Verb
işsizlik yardımı almak için kaydolmak
Verb
mevsimine göre ayarlanan işsizlik oranı
mevsime göre ayarlanan işsizlik oranı
ek işsizlik sigortası
Noun
ek işsizlik sigortası kredisi
işsizlik tazminatı almak
Verb
işsizlik yardımı almak
Verb
işsizlik yardımı almak
Verb
işsizlik tazminatı almak
Verb