[extensive]

be extensive in one's charity

sadaka vermede cömert olmak Fiil

cuase extensive damage

çok hasar vermek Fiil

extensive

geniş, vâsi.
an extensive area. an extensive park. Sıfat

extensive

geniş (kapsamlı) yaygın, şümullü.
He has extensive knowledge in several branches of science. Sıfat

extensive

uzun.
an extensive preface. Sıfat

extensive

büyük, tükenmez, sonu gelmez.
an extensive fortune. extensive change. Sıfat

extensive

geniş, büyük: az işçilik ve masrafla geniş tarım alanlarını işleyen.
extensive agriculture. Sıfat, Tarım

extensive

şümullu Sıfat

extensive

geniş çaplı Sıfat

extensive (intensive) farming

kaba (yoğun) tarım

extensive activities

kapsamlı etkinlikler İsim

extensive agriculture

yaygın tarım

extensive agriculture

kaba tarım

extensive business

yaygın çapta iş

extensive construction

geniş yorum

extensive cultivation

(kullanılan emek ve sermayeye oranla toprağın çok geniş olması hali

extensive cultivation

yaygın ekim

extensive cultivation

geniş tarım

extensive cultivation

ekstansif tarım

extensive cultivation

kaba tarım

extensive damage

büyük tazminat

extensive economy

yaygın ekonomi

extensive grounds

geniş arazi

extensive inquiries

tahkikatların genişletilmesi

extensive inquiries

geniş kapsamlı soruşturmalar İsim

extensive inquiries

kapsamlı soruşturmalar İsim

extensive inquiry

geniş tahkikat

extensive interpretation

geniş yorum

extensive investigation

geniş çapta tahkikat

extensive knowledge

yaygın bilgi

extensive knowledge

geniş bilgi

extensive premises

büyük bina

extensive rainfall

bol yağmur

extensive repairs

geniş kapsamlı tamirat

extensive researches

kapsamlı araştırmalar İsim

extensive selling

yoğun satış (düşünülebilir her dağıtım kanalı aracılığıyla ürün satışı

extensive trade

büyük çapta ticaret

extensive trade

küçük çapta ticaret

extensive trade

kapsamlı ticaret

have extensive grounds

geniş arazisi olmak Fiil