1. göğüs, sine, bağır.
    the child of his bosom: sevgili yavrusu, canı ciğeri.
  2. elbisenin göğüse gelen kısmı.
  3. (his ve heyecan merkezi olarak düşünülen) göğüs.
  4. kadın göğsü, meme.
  5. göğüse benzeyen şey.
    the bosom of the earth.
  6. kucak, koyun.
    the bosom of the family: aile kucağı.
  7. candan, samimî.
    a bosom friend: candan/samimî dost, can yoldaşı.
  8. bağrına basmak, kucaklamak.
  9. gizlemek, saklamak.
bağrına basmak Fiil
candan dost
can dost