1. belirtmek, tasrih etmek.
  2. göstermek, işaret etmek.
    These X marks on the drawing designate all the possible entrances to the castle ground.
  3. adlandırmak, isimlendirmek, demek, ad/isim vermek, tesmiye etmek.
  4. (genellikle nitelediği addan sonra gelir) atanmış, tayin edilmiş, seçilmiş (fakat henüz göreve başlamamış).
belirli finansal olmayan faaliyet ve meslekler İsim, Ceza Hukuku
belirlenmiş eşik İsim, Bankacılık
(Br) davalıya avukat atamak Fiil
savunma avukatı tayin etmek Fiil
savunma avukatı tayin etmek Fiil
bir savunma avukatı seçmek Fiil
bir mirasçı tayin etmek Fiil
bir komutan seçmek Fiil
atamak, tayin etmek.
He has been designated as the Minister of Education.
sınır belirtmek Fiil
bir şeyin keyfi olduğunu söylemek Fiil
tutuklanacak kişileri belirlemek Fiil
seçmek.
to designate someone to a post.