1. uçurtma.
  2. Zooloji çaylak, atmaca, şahin veya benzeri süzülerek uçan kuş (
    Accpitridae/Falconidae familyası). Çaylak

    (Milvus), kızıl çaylak
    (Milvus milvus), sıçancıl
    (Milvus regalis).
  3. Ticaret sahte bono, karşılıksız çek.
  4. haraççı: başkalarını haraca keserek geçinen kimse.
  5. Denizcilik hafif yelken: hafif rüzgârda kullanılan yelkenlerden biri.
  6. İkinci Dünya Savaşında kullanılmış uçak.
  7. Ticaret sahte bono ile para toplamak/kredi sağlamak.
  8. Ticaret çeki bozdurmadan önce meblağı artırmak, çek üzerinde sahtekârlık yapmak.
    to kite a check.
  9. uçar gibi (çabuk/hafif/endişesiz) gitmek/yürümek.
  10. hızla yükselmek/artmak.
    The prices of necessities continue to kite.
  11. (fiyat vb.) yükseltmek, artırmak
reklam uçurtması
kocalak
(Milvus arabicus).
kara çaylak
(Milvua migrans): koyu kahverengi tüylü, çatal kuyruklu, leş yiyen bir çaylak
kara sungur
(Elanus caeruleus).
havalandırmak Fiil
nabız yoklamak, kamu oyunu yoklamak için uydurma haberler yaymak, halkı/başkalarını denemek. wind1
(26):
see which way the wind blows.
(a) uçurtma uçurmak, (b) deneme balonu uçurmak, (c) boşa (karavana) atmak, dedikodu çıkarmak, palavra atmak.
çek arabanı! git kendi işine! çekil oradan! sen kendi işine bak!
(US) karşılıksız çek yazmak Fiil
karşılıksız çek yazmak Fiil
halatlı balon
uçurma balon
karşılıksız çek
standartlara uygunluk damgası İsim
(Br) kalite damgası İsim
(argo) Bas git ! Çek arabanı