1. Fiil, Reklamcılık pazara sunmak
  2. İsim, Ticaret piyasaya çıkma
  3. İsim, Ticaret piyasaya çıkarma
  4. İsim, Ticaret lansman
  5. İsim, Ticaret satışa sunma
  6. İsim, Ticaret satışa sunulma
  7. İsim büyük sandal, küreklerle veya motorla hareket eden açık veya yarım güverteli bot.
  8. İsim işkampaviye, harp gemisinin en büyük sandalı.
  9. (küçük gemiyi) suya indirme(k).
  10. (gemiyi) kızaktan (suya) indirme(k).
    launch a new passenger liner.
  11. başla(t)mak, (kampanya vb.) açmak.
    to launch a new business. to launch a campaign.
  12. yürürlüğe koymak, ortaya atmak, meydana/piyasaya çıkarmak.
    to launch a project. to launch a share issue.
  13. atmak, (roket vb.) fırlatmak.
    launch a rocket/a missile/spacecraft into outer space.
    launch
    an attack: hücuma/taarruza geçmek.
    launch threats at an opponent: hasmına tehditler savurmak.
  14. launch into: (cesaretle/azimle/hızla) gir(iş)mek/dalmak/atılmak. launch into a new business:
    yeni bir işe girişmek. Once he launched on this subject … : Bir kere bu konuya girişti mi …
  15. launch into/on/out: (gemi) sefere çıkmak.
  16. girişim, teşebbüs, bir işe başlama/atılma.
başlangıç giderleri İsim
başlangıç gideri
liman yetkililerini taşıyan ve genel hizmette kullanılan küçük deniz aracı
ürün lansmanı İsim, İşletme
uzay gemisi
başlatmak Fiil, Bilgi Teknolojileri
bir gemiden sandal indirmek Fiil
darbe yapmak Fiil, Siyaset-Ulusl. İlişkiler
bir fon kurmak Fiil
fon kurmak Fiil
kredi vermek Fiil
bir kredi açmak Fiil
bir mayın atmak Fiil
yeni bir iş başlatmak Fiil
yeni bir yolcu hattı açmak Fiil
piyasaya yeni bir ürün çıkarmak Fiil
büyük bir halkla ilişkiler kampanyasına girişmek Fiil
bir bildiri yayımlamak Fiil
yeni bir roket atmak Fiil
bir gemiyi suya indirmek Fiil
gemiyi suya indirmek Fiil
oğlunun dünyaya ilk adımları atmasını sağlamak Fiil
bir torpil atmak Fiil
bir genci iş hayatına atmak Fiil
bir reklam kampanyası başlatmak Fiil
uçağı kaldırmak Fiil
halkı birlikte harekete çağırmak Fiil
alenen çağrıda bulunmak Fiil
ortak hareket çağrısında bulunmak Fiil
düşmana saldırıda bulunmak Fiil
bir teşebbüs kurmak Fiil
bir fikir ortaya atmak Fiil
bir sorun hakkında soruşturma açmak Fiil
konu hakkında soruşturma açmak Fiil
bir konu hakkında soruşturma açmak Fiil
birine karşı kınamada bulunmak Fiil
kampanyaya başlamak Fiil
açıklamalara girişmek Fiil
hayata atılmak Fiil
politikaya atılmak Fiil
coşkuyla birşey anlatmaya koyulmak Fiil
coşkuyla birşey yapmaya koyulmak Fiil
birşey yapmaya koyulmak Fiil
birden bire birşey anlatmaya başlamak Fiil
birşey anlatmaya koyulmak Fiil
aniden birşeye başlamak Fiil
birden bire birşey yapmaya başlamak Fiil
aniden birşey anlatmaya başlamak Fiil
motor
yeni servisler sunmak Fiil
piyasaya çıkarmak Fiil
(büyük/yeni bir işe/teşebbüse) girişmek/atılmak, teşebbüs etmek.
He left his father's shop and launched
out into business for himself.
yeni bir iddiada bulunmak Fiil
fikir ileri sürmek Fiil
büyük masraflara girişmek.
masrafa girmek Fiil
büyük masraflara girişmek Fiil
masrafa girmek Fiil
denize atmak Fiil
bir keşif yolculuğuna çıkmak Fiil
bir teşebbüse girişmek.
fırlatma rampası İsim
birini lanse etmek Fiil
birini öbür dünyaya göndermek Fiil
bir şeyi piyasaya çıkarmak Fiil
bir hasma karşı tehditler savurmak Fiil
fırlamak Fiil
zıplamak Fiil
atılmak Fiil
kendini atmak Fiil
sıçramak Fiil
kendini ileri atmak Fiil
ileri atılmak Fiil
ileri fırlamak Fiil
yukarı fırlamak Fiil
sıçramak Fiil
zıplamak Fiil