1. yenilik.
    Always looking for novelty in what she wears.
  2. yeni/alışılmamış şey.
    Hard work was no novelty to a person from a poor family like him.
  3. (yeni, dikkati çeken, ucuz ve çok defa faydasız) ufak tefek eşya, cıncık boncuk, ıvır zıvır.
    Shops
    full of Christmas novelties in December. A novelty toy.
  4. yeni tarz (dokuma).
(anahtarlık , tükenmez kalem vs
üzerinde bir reklam mesajı
yutturmacalı armağan
marka ismi ya da sembol taşıyan ucuz
yeniliği kabul etmemek Fiil
hediyelik eşya ile reklam
çevrenin yeniliği
yeni çıkmış şey
yenilik arama
geçmeli tahta kaplama İsim
drop siding