1. Zarf, Denizcilik baştankara
  2. Zarf sahil(d)e, kıyıya, kıyıda.
    We came ashore from the boat: Gemiden sahile çıktık.
  3. Zarf karada, karaya.
    The captain of the ship remained ashore: Geminin kaptanı karada kaldı.
    All
    ashore that's going ashore: Yolcu olmayan gemiyi terketsin (Gemi hareket edeceği zaman söylenir).
    get/put ashore: karaya çık(ar)mak.
    go ashore: karaya çıkmak.
    run ashore: karaya otur(t)mak.
kıyıya sürüklenmek Fiil
kıyıya atılmış olmak Fiil
kıyıya çıkmak Fiil
kıyıya çıkarmak Fiil
kıyıya yöneltmek Fiil
kıyıya oturmak Fiil
karaya oturmak Fiil
kıyıya çıkarmak Fiil
kıyıya sürüklemek Fiil
sokak giysileri İsim