1. (bkz: speak )
    (s.f.).
  2. sözlü, konuşulan.
    the spoken word.
  3. konuşan, söyleyen, -dilli.
    pleasant-spoken: tatlı dilli, güzel konuşan.
    My father was an extremely
    pleasant-spoken man.
    plain-spoken: açık konuşan, dobra dobra söyleyen.
    He is very well spoken of: Onu çok övüyorlar.
özü sözü doğru, açık konuşan, doğruyu söyleyen doğru sözlü.
açık sözlü
iftira
kara çalma
açık sözlü, özü sözü bir, sözünü esirgemeyen, düşündüğünü açıkça söyleyen. Sıfat
konuşulur
tatlı sesli
tatlı dilli
iyi konuşan
hoşsohbet
aksanı iyi
yerinde söylenmiş
telaffuzu güzel
ayrılmış
kapatılmış
(kişiler) bağlantılı
ilişkili
konuşma dili
cevher yumurtlamak Fiil
dobra dobra konuşan biri olmak Fiil
konuşulmak Fiil
burada ingilizce konuşulur
sizinle görüşmüş olmasını onaylamıyorum