1. atma(k), havaya fırlatma(k), topu karşısındakine atmak.
    to toss a ball.
  2. (başı) arkaya doğru silkme(k).
    toss one's head.
  3. saçmak, savurmak.
    to toss one's money about: parasını savurmak/düşüncesizce harcamak/israf etmek.
  4. öteye beriye çarpma(k), toslama(k).
  5. lâfa karışma(k), ortaya lâf atma(k).
    I don't want my name to be tossed about: Adımın dillerde dolaşmasını istemem.
  6. yazı-tura atma(k).
    pitch and toss: yazı-tura oyunu.
    win the toss: yazı-turada kazanmak.
  7. çalkalama(k), çalkan(dır)ma(k).
    to toss on the waves: dalgalar üzerinde çalkalanmak.
  8. (salatayı vb.) karıştırma(k).
    tossed salad: karıştırılmış salata.
  9. (yatakta) bir yandan öbür yana dönmek/atılmak.
    to toss in one's sleep.
    I tossed and turned
    all night: Bütün gece yatakta bir yandan öbür yana dönüp durdum.
(siyasî bir mevki için) adaylığını koymak.
önceden alınmış bir karara itiraz etmek, lüzumsuz itirazlarda bulunmak.
(krikette vb.) tam vuruş, topu yere değmeden hedefe ulaştıran vuruş. İsim
(attan/bisikletten) düşmek.
yazı-tura atarak kazanmak.
bir dilenciye para atmak Fiil
bulanık suya taş atmak Fiil
(a) bir tarafa fırlatmak, kaldırıp atmak, (b) (gemi) dalgalar üzerinde sallanmak, çalkanmak, yalpalanmak,
(c) insan) yatakta dönüp durmak.
uzağa fırlatmak, kaldırıp atmak.
içivermek, yuvarlamak.
yazı tura atmak Fiil
havluyu atmak Fiil
vazgeçmek Fiil
(a) çabucak/kolayca yapıvermek, (b) bir yudumda içmek, yuvarlamak.
iş inden atmak Fiil
işinden atmak Fiil
birini battaniyeye sararak altı okka etmek.
yazı-tura atmak.
bir makale hazırlayıvermek Fiil
biriyle yazı mı tura mı oynamak Fiil
yenilgiyi kabul etmek, mücadeleden vazgeçmek, pes etmek.