1. fışırtı, hışırtı, vızıltı, köpürme.
  2. foslama, fosa çıkma, fiyasko, başarısızlık, bozgun.
  3. fışıldamak, fışırdamak, gittikçe zayıflayıp sönen fışıltılı ses çıkarmak.
    The firecracker fizzled
    instead of exploding with a bang.

  4. fizzle out
    k.d. foslamak, fos olmak, bozulmak, boşa çıkmak, suya düşmek, fiyasko vermek,
    iyi bir başlangıçtan sonra utandırıcı bir başarısızlığa uğramak.
suya düşmek Fiil
boşa çıkmak Fiil