1. Fiil yemin et(tir)mek.
    swear something on the Bible: İncil üzerine yemin etmek.
    swear away someone's
    life: yalan yere yemin ederek birinin idamına sebep olmak.
    swear someone to secrecy: kimseye söylemeyeceğine dair yemin ettirmek.
    I swear to it: yemin ederim ki, Vallahi.
  2. Fiil
    swear to: and içmek, ahdetmek, adamak, yeminle vaadetmek.
  3. Fiil, Hukuk
    swear to: yeminle tanıklık yapmak/ifade vermek.
  4. Fiil küfretmek, sövmek.
Vicdanım üzerine yemin ederim.
sövmek üp saymak Fiil
ahdüpeyman etmek Fiil
bir tanığa yemin ettirmek Fiil
bütün mukaddesatı üzerine yemin etmek Fiil
yeminli ifade vermek
yeminli beyanda bulunmak Fiil
yemin etmek, ahdetmek.
He took (or swore) an oath to avenge himself: Öcünü almaya ahdetti.
bir kimseye küfretmek, sövmek.
sövüşmek Fiil
bir kimseye küfretmek Fiil
(a) bir şey üzerine yemin etmek.
swear by one's honor: namusu şerefi üzerine yemin etmek. (b)

k.d. (bir kimseye/şeye) çok güvenmek.
yalan yere yemin etmek Fiil
boş yere yemin etmek Fiil
teminat vermek, yeminle temin /tasdik etmek.
yeminle/and içerek işe başlamak.
tanığa yemin ettirmek Fiil
bir tanığa yemin ettirmek Fiil
bir memura sadakat yemini ettirmek Fiil
sövüp saymak.
çok ağır sözlerle sövüp saymak Fiil
galiz küfretmek Fiil
ağzını bozmak Fiil
(bir şeye) tövbe etmek, (içkiden kötü bir akışkanlıktan vb.) vazgeçeceğine dair yemin etmek.
kutsal kitap üzerine yemin etmek Fiil
bir kimsenin suç işlediğine dair yemin ederek tevkif emri çıkarttırmak.
and içme içmek Fiil
birine sırrı açıklamayacağına dair yemin ettirmek Fiil
birine sırrı açıklamıyacağına dair yemin ettirmek Fiil
doğruluğuna yemin etmek Fiil
görevi devralmadan yemin ettirmek Fiil
vallahi billahi !
kalayı basmak (argo) Fiil
kalaylamak (argo) Fiil
okumak (argo) Fiil
apaçık yalan söylemek, yeminle yalan söylemek, yalan yere yemin etmek.