Available on App Store
Get it on Google Play
TR
X
ç
ğ
ı
ö
ş
ü
disarm
Cozy
English-Turkish
Terms/Phrases
English-Turkish Translation
Verb
silâsızlandırmak, silahını (elinden) almak, silahtan tecrit etmek, sılâhsız bırakmak.
The police captured
the bandits and disarmed them.
Verb
etkisiz/zararsız hale getirmek, savunma/saldırma olanaklarından mahrum etmek.
The soldiers disarmed
the big bomb. to disarm an argument.
Verb
dost kazandırmak, şüpheleri gidermek, (öfkeyi/kızgınlığı/düşmanca duyguyu) yatıştırmak.
The speaker's
franksness disarmed the angry mob, and they soon began to cheer him. His smile disarmed us.
Verb
silahları bırakmak.
Verb
(bir ülke ordusunun/silahlı kuvvetlerinin sayısını) azaltmak, silahlanmayı kısıtlamak.
English-Turkish translations from the Atalay Dictionary, First Edition
Indirim kodları, kupon ve kampanyalar için Jarrt
English Turkish Phrases
disarmament
silahsızlanma
Noun, Politics-Intl. Relations
Disarmament, Demobilization and Reintegration of Ex-Combatants
Eski Savaşçıların Silahsızlandırılması, Terhisi ve Yeniden Entegrasyonu
Proper Name, Law
disarm someone of his rifle
birinin silahını elinden almak
Verb
English-Turkish phrases from Zargan's own database
Please enable JavaScript to view the
comments powered by Disqus.