encroach

  1. Intransitive Verb sınırı aşmak, mutat hududun ilerisine geçmek.
    The sea encroached upon the shore and submerged the beach.
  2. Intransitive Verb (başkasının mülküne/hakkına) gizlice/sinsice/yavaşça tecavüz etmek, el uzatmak, gasbetmek.
    encroach
    on someone's time: birinin vaktini almak.
    He is a good salesman and will not encroach upon his customer's time.
sermayesini küçültmek Verb
birinin iyiliğini kötüye kullanmak Verb
birinin arazisine tecavüz etmek Verb
birinin imtiyazlarına tecavüz etmek Verb
tecavüz etmek Verb
birinin işlevlerine tecavüz etmek Verb
birinin haklarına tecavüz etmek Verb
birinin haklarını gaspetmek Verb
birinin vaktini almak Verb
(denizin) toprağa sızmak Verb