hoop

kasnak, çember.
hoop iron: çember demiri.
fıçı çemberi/kasnağı.
A hoop holds together the staves of a barrel.
(çocukların çevirdiği) çelik çember.
The boy rolled his hoop along the sidewalk.
çember şeklinde cisim/parça/şekil.
yüzük, halka.
(kroket oyununda) kemer.
kadın elbiselerinin eteğine konan çember.
hoop skirt: çemberli etek.
çemberlemek, çember/kasnak geçirmek.
çevirmek, çevrelemek, kuşatmak, ihata etmek.

English-Turkish translations from the Atalay Dictionary, First Edition

basketball hoop

basket potası Noun, Basketball

basketball hoop

basketbol potası Noun, Basketball

cock a hoop

neşeli

cock a hoop

karmakarışık

cock a hoop

darmadağın

cock a hoop

çok mutlu

embroidery hoop

kasnak

go/be put through the hoop

feleğin çemberinden geçmek, çetin hayat tecrübesi geçirmek.

hula hoop

hulahup: (bele geçirilip çevrilen) çember. Noun

put someone through the hoop

birisini büyük müşkülâta maruz bırakmak, anasından emdiğini burnundan getirmek.

hoop bond

bağlantı üzengisi

hoop iron

çember demiri

hoop or rim of a sieve or tambourine

kasnak

hoop snake

halka-yılan
(Farancia abacura): kuyruğunu ağzına alarak halka gibi yuvarlandığına inanılan zehirsiz

yılan.
mud snake ile ayni anlama gelir.

Noun

wide hoop or rim

kasnak

English-Turkish phrases from Zargan's own database

Hey ! Hoop ! Ya

Turkish-English phrases from Zargan's own database

English-Turkish