Available on App Store
Get it on Google Play
TR
X
ç
ğ
ı
ö
ş
ü
intensity
Cozy
English-Turkish
Terms/Phrases
English-Turkish Translation
Noun
kesafet (outdated)
Noun
şiddet, kuvvet, yeğinlik.
pain of low intensity.
Noun
yoğunluk, koyuluk, kesafet.
Noun
aşırılık, fazlalık, ifrat.
Noun
aşırı/şiddetli his/heyecan.
He went at the job with great intensity.
Noun, Physics
şiddet, yoğunluk: alan/hacim/zaman birimine isabet eden miktar (enerji, ışık, akım, alan vb.).
English-Turkish translations from the Atalay Dictionary, First Edition
Indirim kodları, kupon ve kampanyalar için Jarrt
English Turkish Phrases
caloric intensity
kalori gücü
current intensity
akım şiddeti
factor intensity
faktör yoğunluğu
field intensity
field strength
Noun
field intensity
alan yeğinliği/şiddeti.
Noun
increase the intensity
şiddetlendirmek
Verb
luminous intensity
ışık şiddeti, bir ışık kaynağının 1 radyanlık katı-açıdan gönderdiği ışık akısı.
rainfall intensity
yağış miktarı
intensity of competition
rekabetin şiddeti
factor intensity reversal
faktör yoğunluğunun tersine dönmesi
English-Turkish phrases from Zargan's own database
Please enable JavaScript to view the
comments powered by Disqus.