spruce

English-Turkish Translation

  1. Noun, Plant Species ladin
  2. Noun, Botany lâdin
    (Picea).
  3. Noun
    Douglas fir ile ayni anlama gelir. köknar.
  4. Adjective (giyim) şık, temiz, titiz, itinalı, zarif.
  5. Verb : zarif/şık /itinalı giyinmek.
    to spruce oneself up: kendine çekidüzen vermek.
    all spruced
    up: itina ile giyinmiş, giyinip kuşanmış, iki dirhem bir çekirdek.
English-Turkish translations from the Atalay Dictionary, First Edition

English Turkish Phrases

balsam spruce
kokulu lâdin
(Abies).
black spruce
kara lâdin ağacı
(Picea mariana): K. Amerikada yetişir. Yaprakları mavimtrak yeşil, gövdesi kurşunî kahverengidir. Noun, Botany
black spruce
kara lâdin kerestesi: hafif ve yumuşaktır. Noun
blue spruce
gök-lâdin
(Picea pungens) : KB Amerikada süs ağacı olarak yetiştirilen mavimtrak yeşil yapraklı lâdin. Noun
Colorado (blue) spruce
gök-lâdin
(Picea pungens) : KB Amerikada süs ağacı olarak yetiştirilen mavimtrak yeşil yapraklı lâdin. Noun
hemlock spruce

hemlock ile ayni anlama gelir. Kanada çamı
(Tsuga canadensis).
Norway spruce
Norveç lâdini
(Picea abies).
white spruce
beyaz lâdin
(Picea glauca). Noun, Botany
white spruce
beyaz lâdin kerestesi. Noun
spruce beer
reçine şarabı.
spruce grouse
Kanada ormantavuğu
(Canachites canadensis).
spruce pine
dilber çam ağacı.
spruce up
zarif ve şık giyinmek Verb
spruce up
düzenlemek Verb
spruce up
çekidüzen vermek Verb
English-Turkish phrases from Zargan's own database