1. Sıfat kendini vermiş, (işe vb.) dalmış.
    a philosopher absorbed in thoughts: düşüncelere dalmış bir filozof.

    completely/deeply/thoroughly/totally absorbed: tamamen kendini vermiş.
    He was absorbed with/by a math problem: Bir matematik problemine dalmıştı.
kendini tamamıyla işine vermek Fiil
kendini tamamiyle işine vermek Fiil
işine dalmak Fiil
üretime yüklenmiş genel üretim maliyeti
direkt masraf
mahsup edilecek masraf
mahsup edilebilir masraflar
iç piyasa tarafından satın alınmış olmak Fiil
iç piyasaca iyi karşılanmak Fiil
bir şeye dalmak Fiil
tefekküre dalmış zihin