Türkçe-Ingilizce Ilgili Terimler

(devletler hukuku) barış ablukası
pacific blockage İsim
alçaltıcı barış
ignominious peace
aşağılayıcı barış şartları
humiliating peace terms İsim
ateşkes devresinde düşman ile barış görüşmeleri yapmak
to parley Fiil
atom enerjisinin barış amaçlarıyla kullanılması
peaceful use of atomic energy
barış
peace
barış
concord
barış
(Lat.) pax
barış
amity İsim
barış anlaşması
peace
barış anlaşması
peace settlement
barış anlaşması imzalamak için yetki istemek
to ask for powers to conclude peace Fiil
barış anlaşması yapmak için müzakerelere girişmek
to treat for peace Fiil
Barış Anneleri
Mothers for Peace Özel Isim, Siyaset-Ulusl. İlişkiler
barış antlaşması
peace treaty
barış antlaşması
treaty of peace
barış antlaşması
peace pact
barış antlaşması imzalamak
to enter into a treaty of peace Fiil
barış arzusu
will to peace
barış bozan
peacebreaker
barış bozma
peacebreaking
barış bütçesi
peacetime budget
barış çabaları
peace efforts İsim
barış çabaları
peace search İsim
barış çağrısı
call for peace
barış çağrısı
appeal for peace
barış çalışmaları
peace efforts İsim, Siyaset-Ulusl. İlişkiler
barış delegasyonu
peace delegation
barış derneği
peace society
barış diplomasisi
peace-making diplomacy
barış dönemi uygulaması
peacetime application
barış ekonomisi
peacetime economy
barış ekonomisi
peace economy
barış gereksinimleri
peacetime requirements İsim
barış gereksinimleri
peacetime needs İsim
barış getirmek
to bring peace Fiil
barış girişimi
peace initiative
barış girişimi
peace intiative
barış girişiminde bulunmak
to make a tentative peace approach Fiil
barış görüşmelerinde uzlaşmacı olmayan
intransigent
barış görüşmesi
peace conference
barış görüşmesi
peace talk
barış gücü
peace footing
barış gücü
peace corps Askerlik
barış gücü
peacekeeping force İsim, Askerlik
barış harekâtı
peace operations
barış harekâtı
peacekeeping operation
barış harekâtı
peacetime operation
barış hareketi
peace movement
barış heyeti
peace delegation
Barış İçin Akademisyenler
Academics for Peace Özel Isim, Siyaset-Ulusl. İlişkiler
Barış İçin Asyalı Parlamentolar Birliği Türk Grubu
Turkish Delegation to the Asian Parliamentary Assembly for Peace İsim, Kurum İsimleri
barış için çalışmak
to further in the cause of peace Fiil
Barış İçin Ortaklık
Partnership for Peace (PfP)
barış için ön şartlar
peace preliminaries İsim
barış için umut
outlook for peace
barış içinde
at peace
barış içinde
peacefully Zarf
barış içinde
deep in peace
barış içinde
peaceful
barış içinde , rahat , sakin , yumuşak başlı , uysal
peaceful
barış içinde birarada yaşamak
to peaceful coexistence Fiil
barış içinde birlikte yaşama
peaceful coexistence
barış içinde yaşamak
to live in peace Fiil
barış içinde yer alan değişiklik
peaceful change
barış ilanı
declaration of peace
barış kararı
peace rally
barış konferansı
peace conference
barış konuşmaları
peace talk İsim
barış misyonu
peace mission
barış müzakereleri
peace parleys İsim
barış müzakereleri
peace negotiations İsim
barış müzakerelerinde bulunmak
to negotiate for peace Fiil
barış niyetiyle bir memlekete girme
peaceful penetration
barış niyetiyle bir ülkeye girme
peaceful penetration
barış ön şartları
peace preliminaries İsim
barış önerisi
proffer of peace
barış önerisi
peace overture
barış paktı
peace pact
Barış Pınarı Harekatı
Operation Peace Spring Özel Isim, Askerlik
Barış Pınarı Harekatı
Operation Peace Spring Özel Isim, Askerlik
barış planı
peace plan
barış politikası
peaceful policy İsim
barış politikası
peace policy İsim
barış programı
peace program (me)
barış programı
peace program (me
barış sağlamak
to pacify Fiil
barış sağlamak
to establish peace Fiil
barış sever
peace-loving
barış sevme
peace loving
barış simgesi
emblem of peace
barış simgesi olan herhangi bir şey
olive branch
barış şartları
peace conditions İsim
barış şartları
peace terms İsim
barış şartları
conditions of peace İsim
barış şartlarını müzakere etmek
to negotiate terms of a peace Fiil
barış şartlarını müzakere etmek
to negotiate terms of peace Fiil
barış tehdidi
threat to peace
barış teklifi
peace offensive
barış teklifi
proposal for peace
barış teklifi
peace overture
barış teklifi
peace offering
barış teklifi
peace bid
barış teklifi
peace offer
barış tesisi
peaceful settlement
barış toplantısı
peace rally
barış uğruna
for the sake of peace
Barış ve Demokrasi Partisi
Peace and Democracy Party Özel Isim, Siyasi Partiler
barış ve düzeni altüst edici olmak
to be subversive of peace and order Fiil
barış ve düzeni yeniden sağlamak
to restore peace and order Fiil
barış ve huzur
peace and order İsim, Siyaset-Ulusl. İlişkiler
barış yanlısı
partisan of peace
barış yanlısı
peace supporters İsim
barış yanlısı
peace-supporting Sıfat, Siyaset-Ulusl. İlişkiler
barış yanlısı olma
leaning towards pacifism
barış yapma
conclusion of peace
barış yapma
peace-making İsim, Siyaset-Ulusl. İlişkiler
barış yapmak
to conclude a peace Fiil
barış yapmak
to take up the hatchet Fiil
barış yapmak
to settle peace Fiil
barış yoluyla
by peaceful means
barış zamanı
time of peace
barış zamanı
peacetime
barış zamanı ekonomisi
peacetime economy
barış zamanı gereksinimleri
peacetime requirement İsim
barış zamanı gereksinimleri
peacetime needs İsim
barış zamanı ihtiyaçları
peacetime requirement İsim
barış zamanı paritesi
peacetime parity
barış zamanı rakamları
peacetime figures İsim
barış zamanı tüketicisi
peacetime consumption
barış zamanı tüketimi
peacetime consumption
barış zamanı üretimi
peace time production
barış zamanı üretimi
peacetime production
bir barış için araya girmek
to mediate a peace Fiil
bir memlekete barış getirmek
to bring peace to a country Fiil
bir memleketle barış yapmak
to make peace with a country Fiil
biriyle barış ve dostluk içinde yaşamak
to live in amity with sb Fiil
Birleşmiş Milletler Barış Gücü
United Nations Peacekeeping Force İsim, Kurum İsimleri
Birleşmiş Milletler Barış Gücü
United Peacekeeping Force
bozulmamış barış
unbroken peace
bozulmayan barış
unbroken peace
devletlerarası barış antlaşması
international peace treaty
düşmana barış için yalvarmak
to sue the enemy for peace Fiil
düşmanla barış müzakerelerine girişmek
to treat with the enemy for peace Fiil
ekonomik barış
economic peace
geçmişi unutup barış yapmak
to bury the hatchet Fiil
Halkların Barış Hakkına Dair Bildiri
Declaration on the Right of Peoples to Peace İsim, Uluslararası Hukuk
isyancılarla barış görüşmesi yapmak
to parley with the rebels Fiil
kalıcı barış
lasting peace İsim, Siyaset-Ulusl. İlişkiler
Kıbrıs Barış Harekatı
Cyprus Peace Operation Özel Isim, Tarih
kısa süren barış
brief peace
Lozan Barış Antlaşması
Lausanne Peace Treaty Özel Isim, Tarih
müzakere yoluyla barış
peace by negotiation
ne pahasına olursa olsun barış
peace at any price
Nobel Barış Ödülü
Nobel Peace Prize
Nobel Barış Ödülü Adayı
Nobel Peace Laureate İsim
ordunun barış kadrosu
peace establishment İsim
ordunun barış zamanı kadrosu
peace establishment İsim
ordunun barış zamanı kadrosu
peacetime establishment İsim
politikada barış yanlısı
mr nice guy
sahte barış
hollow peace
sanayii savaş ekonomisinden barış ekonomisine dönüştürmek
to reconvert industry Fiil
savaş ekonomisinden barış ekonomisine dönme
reconversion of industry
sınai barış
industrial peace
silahlı barış
armed peace
sosyal barış
social peace İsim, Siyaset-Ulusl. İlişkiler
sürdürülebilir barış
sustainable peace Siyaset-Ulusl. İlişkiler
sürekli barış
enduring peace
sürekli barış
lasting peace
toplu barış
collective peace
toplumsal barış
social peace İsim, Siyaset-Ulusl. İlişkiler
uydurma barış
patchwork peace
uzlaşmalı barış
patched up peace
Türkçe-Ingilizce terim çevirileri: Zargan Ltd.

Türkçe Sözlük (Kubbealti Lugati)

  1. Yağış, yağmur
Kubbealti Akademisi Kültür ve Sanat Vakfi isbirligiyle yayinlanan özet bilgilerdir. Kelimenin kökeni, tüm anlamlari ve örnek cümleler için www.kubbealtilugati.com sitesini ziyaret edebilirsiniz.

barış
Dargınlık veya ... uzlaşma, sulh