1. Fiil defetmek, kovmak, kapı dışarı etmek, dışarı atmak, zorla çıkarmak.
    The police ejected the drunk out of the restaurant.
  2. Fiil azletmek, işinden atmak/kovmak.
  3. Fiil (evi) boşalttırmak, tahliye ettirmek, (kiracıyı vb.) evden çıkarmak.
    The landlord ejected the tenant
    who did not pay his rent.
  4. Fiil fışkırtmak, püskürtmek, (basınçla) fırlatmak.
    The volcano ejected lava and ashes. The chimney ejects smoke.
  5. Fiil (tehlike halinde uçaktan) atlamak, fırlamak.
bir kiracıyı çıkarmak Fiil
kiracıyı tahliye etmek Fiil
bir kışkırtıcıyı toplantıdan atmak Fiil