extenuation

  1. İsim (suçu/kabahati/cezayı) hafifletme, azaltma, ciddiye almama, hafiften alma.
  2. İsim hafifleme, azalma, eksilme.
  3. İsim hafifletici sebep.
    plead in extenuation of a crime: bir cürmü hafifletici sebep göstermek.
ağırlaştırıcı sebep İsim, Ceza Hukuku
hafifletici sebep İsim, Ceza Hukuku
mazeret/hafifletici sebep olarak.
hırsızlık suçunu hafifletmek için yoksulluğunu ileri sürmek Fiil