1. yutma, yutma sesi, “lık lık” sesi.
  2. yudum, lokma.
  3. yutarken boğazında kalmak, boğulur gibi olmak.

  4. gulp down: yutuvermek, (iri lokmalar/yudumlar halinde çabuk çabuk) yutmak, hırsla/açgözlülükle
    yemek/yutmak, lıkır lıkır içmek.
    gulp down one's food. Don't gulp down your food.
  5. boğazında düğümlenmek.
    to gulp down a sob.
alıkoymak, engel olmak, tutmak, önlemek, mani olmak.
She gulped back her tears.