crossed

English-Turkish translations from the Atalay Dictionary, First Edition

keep one's fingers crossed

(bir işte) başarı dilemek, başaracağını ummak, sonuçtan ümitli olmak/ümidini kesmemek.
Keep your fingers

crossed while I take the test: Bana sınavda başarı dile/başarım için dua et.
Keep your fingers crossed! Maşallah de! Nazarın değmesin.

keep one's fingers crossed for sb

nazar değmesin işareti yapmak Verb

keep one's fingers crossed

iyi şans dilemek, sonunun iyi gelmesini temenni etmek. Verb

star crossed

talihsiz

star crossed

şanssız

crossed cheque

çizgili çek

crossed cheque

(Br) çizgili çek (hamiline doğrudan doğruya ödenmeyip bir banka hesabına geçirilen ve bu hesaptan ödenen çek

crossed cheque

iç yüzüne birbirine paralel iki çizgi çekilmiş olan çek

crossed generally

belli bir bankanın talimatı olmadan

crossed line

(tel) yanlış bağlantı

crossed specially

sadece bir bankaca ödenebilir

crossed weight index

çapraz ağırlık endeksi

be crossed out

karalanmak Verb

English-Turkish phrases from Zargan's own database

English-Turkish