embarrassment

English-Turkish Translation

  1. bozum (argo)
  2. Noun sıkılma, utanma, utanç, mahcubiyet.
  3. Noun can sıkıntısı, huzursuzluk, bozuntu, bozum olma.
  4. Noun üzüntü kaynağı, zillet, yüz karası.
    That nasty child is an embarrassment to his parents.
  5. Noun engel, mania.
  6. Noun para sıkıntısı, darlık, müzayaka.
    His many financial embarrassments.
  7. Noun aşırı bolluk/fazlalık.
English-Turkish translations from the Atalay Dictionary, First Edition

English Turkish Phrases

be in pecuniary embarrassment
para sıkıntısı içinde olmak Verb
die of embarrassment
utancından yerin dibine girmek Verb
financial embarrassment
kötü mali durum
financial embarrassment
mali sıkıntı
pecuniary embarrassment
para sıkıntısı
English-Turkish phrases from Zargan's own database