muhakeme

Turkish-English Translation

  1. Noun, Law trial
  2. question
  3. Noun judgment
  4. sense
  5. Noun discretion
  6. reasoning
  7. trying
  8. Noun discernment
  9. judging
  10. cognizance
  11. argumentation
  12. sessions
  13. adjudicating
  14. thinking
  15. senses
  16. reasoning something out
  17. thinking something through
Turkish-English translations from Zargan's own database

Turkish-English Phrases

(askerlik) durumun takdir ve muhakemesi
basis of rating
gaiplerin muhakemesi
person sentenced in absence
gaiplerin muhakemesi
judgment by default
gaiplerin muhakemesi
processing in contingency
adil muhakeme
fair trial
benzetme yoluyla yapılan muhakeme
parity of reasoning
çelişmeli muhakeme
adversarial system Noun, Law
doğru gibi görünen bir muhakeme
forced construction
gıyabi muhakeme
trial in absentia
iadei muhakeme
retrial
iadei muhakeme
reexamination in the same court of a case after the court made its decision
iadei muhakeme
writ of error
iadei muhakeme
new trial
jüri tarafından muhakeme
trial by the country
jüri tarafından muhakeme
trial by the jury
kaziyyei muhakeme
res judicata
men-i muhakeme
bar
sağlam muhakeme
sound judgment Noun
sağlam muhakeme
clear judgment Noun
seri muhakeme
summary process Noun, Law
süratli muhakeme
speedy trail
süratli muhakeme
(law) speedy trial
süratli muhakeme
summary proceeding
yanlış muhakeme
false reasoning
muhakeme ...
judicial
muhakeme edilmek
stand one's trial
muhakeme eksikliği
lack of judgment
muhakeme esnasında hâkimin (jüriye) verdiği uyulması mecburi talimat
peremptory instruction (to jurors)
muhakeme etme
ratiocination
muhakeme etmek
to hear sb's case Verb
muhakeme etmek
to think something through Verb
muhakeme etmek
to ratiocinate Verb
muhakeme etmek
to reason Verb
muhakeme gücü
discernment Noun
muhakeme gücü olan
discerning
muhakeme hatası
error of judgment Noun
muhakeme kıtlığı
want of judgment
muhakeme kuralları
rule of reason Noun
muhakeme kuralları
rules of reason Noun
muhakeme lüzumu kararı
true bill
muhakeme olgunluğu
maturity of judgment
muhakeme usul kanunu
judicial code
muhakeme usulleri
halifax law Noun
muhakeme usulleri
forms of legal procedure Noun
muhakeme usulleri kanunu
procedural law
muhakeme usulü
formal way of procedure
muhakeme usulü
legal procedure
muhakeme usulü kanunu
general practice act
muhakeme usulü kuralları
rules of procedure Noun
muhakeme usulü kuralları
procedural rules Noun
acele muhakeme usulü
summary proceeding
basit muhakeme usulü
rough justice
durum muhakeme edilmektedir
the issue is joined
güçlü muhakeme sahibi olmak
to have one's head screwed on the right way Verb
iadei muhakeme dilekçesi
bill for new trial
iade-i muhakeme talebinde bulunmak
to continue a case Verb
iyice muhakeme etme
close reasoning
jüri tarafından muhakeme olunma
trial by jury
jürisiz ceza muhakeme usulü
summary trial
jürisiz yapılan muhakeme sonucunda verilen mahkûmiyet kararı
summary conviction
jürisiz yapılan muhakeme sonunca verilen mahkumiyet kararı
summary conviction
kaziyei muhakeme defi
plea of res judicata
kaziyye-i muhakeme defisi
plea of res judicata
kısa muhakeme usulü
short summons
medeni hukuk muhakeme usulü
proceedings in civil cases
münakaşa ve muhakeme yoluyla
arguendo
seri muhakeme usulü
summary process
seri muhakeme usulü
summary procedure
seri muhakeme usulüyle bakılan dava
short cause
seri muhakeme usulüyle hüküm giymiş
summarily sentenced
seri ve basit muhakeme usulü
summary process
seri ve basit takip veya muhakeme usulü
summary proceedings
sıkı muhakeme usulü
stringent code of procedure
soyut muhakeme ile keşfi mümkün olan hukuk kaideleri
jus naturale (in latin) Noun
suçluları muhakeme yetkisi
criminal jurisdiction
yanlış muhakeme etmek
to argue incorrectly Verb
yeniden muhakeme etmek
to rehear Verb
Turkish-English phrases from Zargan's own database

Turkish Dictionary (Kubbealti Turkish Dictionary)

  1. Bir konuyu dikkatle inceleme, iyice düşünme, ... süzgecinden geçirerek karar verme
Summary published in cooperation with Kubbealti Foundation. Please visit www.kubbealtilugati.com for the full entry, including etymologies, detailed senses, usage examples and much more.