1. Zarf görmeksizin, kör gibi, görmeden, gözü kapalı.
    We felt our way blindly through the black tunnel:
    Karanlık tünelde kör gibi el yordamiyle yolumuzu bulduk.
  2. Zarf anlamadan, körü körüne, itirazsız.
    They followed their leader blindly.
  3. Zarf sonu gelmez/çıkmaz bir şekilde.
    The passage ended blindly 40 m. away: 40 m. ötede geçit sona erdi.
ağızınin içine bakmak Fiil
ateşe atmak Fiil