Ingilizce-Türkçe Çeviri

  1. ufak çivi, kabara, büyük başlı ufak çivi, pünez.
    carpet tack: halı çivisi.
    thumb tack:
    pünez, raptiye.
    tack hammer: karfiçe çekici, döşemeci çekici, küçük çivi çakmaya mahsus miknatıslı çekiç.
  2. teyel.
  3. teyelleme, iliştirme, çivi ile/geçici olarak tutturma.
  4. yapışkanlık, lüzucilik.
  5. Denizcilik kuntra.
  6. Denizcilik gidiş, yol, bir geminin yelkenlerine göre gittiği yol, yelkenli geminin rüzgâr sebebiyle yol değiştirmesi.
  7. önlem, tedbir, çare, yol, yaklaşım.
  8. koşum takımı.
    tack room: ahır yanında koşum takımı odası.
  9. çivi ile tutturmak/pekiştirmek.
  10. iliştirmek, bitiştirmek, birleştirmek, tutturmak, teyellemek.

  11. tack on (to) something: eklemek, ilâve etmek, ilâveler yapmak.
    They've tacked a couple of new
    clauses on to the end of the contract.
  12. Denizcilik orsa etmek, tiramola etmek.
  13. zikzaklar yaparak ilerlemek.
  14. yolunu/yöntemini/hareket tarzını/fikrini/tutumunu değiştirmek.

  15. tack up: atı eyerlemek, koşum takımını takmak.
    Please tack up quickly.
  16. İsim besin, gıda, yiyecek.
Ingilizce-Türkçe çeviriler: Atalay Sözlügü, 1. Basim

Ingilizce-Türkçe Ilgili Terimler

change one's tack
başka önlemlere başvurmak Fiil
(ship) to tack
volta vurmak Fiil, Denizcilik
bar tack
sağlamlaştırma dikişi. İsim
be on the right tack
doğru yolda olmak.
be on the wrong tack
yanlış yolda olmak Fiil
carpet tack
halı çivisi.
hard tack
peksimet, eskiden gemilerde ekmek yerine yenilen katı bisküvi.
hard- tack
galeta
hard- tack
peksimet
marking tack
işaret çivisi.
on the wrong tack
yanlış yolda, yanılmış, yolunu şaşırmış.
port tack
kotralar iskeleden seyir.
ready to tack
alesta tramola
right to tack
(Br) ipotekleri birleştirme hakkı
starboard tack
kotralar sancaktan seyir.
be/sail on the starboard/port tack: kotralar sancak/iskeleden seyretmek.
tacit tack
(İskoçya) zımni kira temdidi
tie tack
kravat iğnesi. İsim
tin tack
üstü kalaylı demir çivi
try another tack
başka bir çareye/tedbire başvurmak.
whipping tack
teyel
tack a rider to a bill
(Br) bir kanun tasarısına ek tasarı yazmak Fiil
tack about
volta etmek.
tack an appeal for money onto a speech
bir konuşmayı para isteyerek bitirmek Fiil
tack and veer
orsa boca etmek.
tack duty
(İskoçya) kira bedeli
tack mortgages
(Br) türlü derecelerdeki ipotekleri derleyip bir araya getirmek Fiil
tack on
gemiyi çevirmek, ilâve etmek.
tack oneself on to someone
birine takılmak.
tack securities
(Br) teminatları bir araya getirmek Fiil
tack together
bir araya getirmek Fiil
tack together
birbirine eklemek Fiil
tack weld
punto kaynak
bear tack bear campaign
bkz ”
to tack mortgages
türlü derecelerdeki ipotekleri birleştirme
to tack mortgages
türlü derecedeki ipotekleri birleştirme
Ingilizce-Türkçe terim çevirileri: Zargan Ltd.